Haberler
Fatih Kültür Sanat Merkezimiz, Borchert'in Kapıların Dışında Oyununa Ev Sahipliği Yaptı
Devlet Tiyatroları’nın sahnelediği Wolfgang Borchert’in Kapıların Dışında oyunu, Fatih Kültür Sanat Merkezi’nde izleyiciyle buluştu. Savaşın örselediği insan ruhunu bir asker üzerinden ele alan yapım, güçlü oyunculukları ve sahne düzeniyle öne çıktı.
11 Aralık 2025
Fatih Kültür Sanat Merkezi (FKSM), Devlet Tiyatroları’nın sahneye koyduğu Kapıların Dışındaoyununa ev sahipliği yaparak savaş sonrası edebiyatın en çarpıcı metinlerinden birini tiyatroseverlerle buluşturdu. Wolfgang Borchert’in yazdığı ve Behçet Necatigil’in özenli çevirisiyle Türkçeye kazandırılan eser, savaşın insan ruhunda açtığı derin yaraları yalın ama sert bir dille anlatmasıyla biliniyor. Çağdaş Alman edebiyatının önemli kilometre taşlarından biri olarak kabul edilen bu metin, yıllar sonra Fatih’te sahnelendi ve izleyiciden yoğun ilgi gördü.
Oyunun yönetmenliğini üstlenen Volkan M. Sarıöz, Borchert’in metnindeki içsel çatışmaları sahne diliyle derinleştirerek, seyirciyi karakterin ruh dünyasına davet eden bir atmosfer kurdu. Savaşın ardından eve dönen bir askerin, bıraktığı hayata yeniden tutunamadığı bir dönemin ruh hâlini anlatan oyun; yabancılaşma, suçluluk, toplumsal sessizlik ve insanın kendiyle yüzleşme cesareti gibi temalar etrafında örülüyor. Sarıöz’ün sade ama vurucu sahne tercihleri, oyunun dramatik yükünü belirgin bir biçimde görünür kılıyor.
Fırat İkisivri’nin müzikleri, sahne atmosferini güçlendirerek karakterin iç konuşmalarına ritim kazandırıyor. Müzik, oyunculuk ve sahne tasarımının uyumu, izleyiciyi sahnede anlatılan dünyanın içine çekerken, Borchert’in savaş eleştirisinin evrenselliğini de yeniden hatırlatıyor. Oyuncuların güçlü performansları, karakterlerin psikolojik çözülmelerini ve yeniden ayağa kalkma çabalarını sahnede etkileyici bir dille aktarıyor.
Fatih Kültür Sanat Merkezi’nde düzenlenen bu özel gösterim, yalnızca bir tiyatro etkinliği olmanın ötesine geçerek, savaşa ve insanın kendine karşı yürüttüğü görünmez mücadelelere dair düşünsel bir alan oluşturdu. İzleyiciler, oyunun sonunda sadece bir karakterin hikâyesiyle değil, kendi hafızaları ve kendilerine ait kırılma anlarıyla da yüzleşme fırsatı yakaladı.
Kapıların Dışında, FKSM sahnesinde edebiyatın ve tiyatronun bir araya gelerek nasıl güçlü bir anlatıya dönüştüğünü bir kez daha gösterirken; Devlet Tiyatroları’nın yorumuyla eserin zamansızlığı ve evrensel etkisi bir kez daha görünür oldu. Bu sahne buluşması, hem sanatseverler hem de Borchert’in eserine aşina olanlar için uzun süre hatırlanacak bir karşılaşma olarak kayıtlara geçti.


