Fatih'te Bahar Türkülerle Karşılandı: İstanbul Devlet Türk Halk Müziği Korosu, FKSM'de Sahne Aldı

Fatih Belediyesi ile Kültür ve Turizm Bakanlığı iş birliğinde Fatih Kültür Merkezi’nde düzenlenen “Bahar Konseri”, İstanbul Devlet Türk Halk Müziği Korosu’nun sahnesinde geleneksel ezgileri güncel yorumlarla buluşturdu.

Fatih Belediyesi ile T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı iş birliğinde düzenlenen “Bahar Konseri”, İstanbul Devlet Türk Halk Müziği Korosu’nun sahne aldığı özel bir programla Fatih Kültür Merkezi’nde gerçekleştirildi. Geleneksel halk müziğimizin farklı coğrafyalardan taşıdığı ses ve söz mirası özenle hazırlanan repertuvar eşliğinde dinleyicilere sunuldu.

Solistler Gürkan Soran, Elif Avcı ve Burçin Bahar Cantürk, Anadolu’nun çeşitli yörelerinden derlenmiş eserleri seslendirdi. Sözleriyle toplumsal hafızada yer etmiş, melodileriyle kuşakları birbirine bağlayan türküler; sahnede yalın, güçlü ve içten yorumlarla yer aldı. Her bir eser farklı bir bölgenin sesi olarak konserin genel akışında kendine özgü bir yer tuttu.

Programda görev alan orkestra da dikkatle kurgulanmış bir denge üzerine kuruluydu. Bağlamada Osman Tokmak, kemanede Hüseyin Yalçın, kemanda Mustafa Mutlu, balabanda Deniz Yıldız, klarnette Ahmet Gümüş, tar’da İlker Çelik, ritmde Güray Cantürk ve gitarda Şeyhmus Fidan yer aldı. Geleneksel sazlarla oluşturulan bu ekip türkülerle örtüşen bir ses düzeniyle sahnedeydi. Her enstrümanın sesi eserin duygusunu tamamlayan bir unsur olarak yerini buldu.

Etkinlik yalnızca bir dinleti değil, aynı zamanda geleneksel müziğin güncel yorumlarla yaşatılmasına dair bir çabanın ürünü olarak öne çıktı. Kırsaldan kente, geçmişten bugüne aktarılan sözlü kültür birikimi bu tür programlarla kurumsal çerçevede sahneye taşınıyor; halk müziği yalnızca arşivlerde değil, yaşayan ve paylaşılan bir üretim biçimi olarak sürdürülüyor.

Fatih Belediyesi yıl boyunca düzenlediği kültürel etkinliklerle kentin belleğinde yer etmiş değerleri görünür kılmaya devam ediyor. “Bahar Konseri” de bu yaklaşımın bir parçası olarak hem sanatçıları hem de izleyicileri bir araya getirdi. Geleneksel ile güncel arasında köprü kuran bu tür programlar kültürel sürekliliği destekleyen yapısıyla kurumsal kültür politikalarının da önemli bir parçası olmayı sürdürüyor.