Haberler
Karasurları Çevresini Kamulaştırdık, Düzenledik; Millet Bahçesi ile Güzelleştirdik
Fatih Belediyesi tarafından hayata geçirilen Karasurları Millet Bahçesi Projesi, tarihî surların çevresini kapsayan geniş bir alanı yeşil kuşakla yeniden tanımlarken İstanbul’un kültürel mirasını koruyan ve kent yaşamına entegre eden örnek bir şehircilik yaklaşımı sunuyor.
24 Mart 2025
İstanbul’un yüzyıllardır ayakta kalan ve nice savaşa, dönüşüme, toplumsal değişime tanıklık eden Karasurları, Fatih Belediyesi’nin öncülüğünde yürütülen kapsamlı bir proje ile yeniden hayat buluyor. Bizans İmparatoru II. Theodosius tarafından yaklaşık bin 500 yıl önce inşa edilen bu tarihî yapılar bugün çağdaş bir kentsel tasarım anlayışıyla koruma altına alınarak geleceğe aktarılıyor.
Fatih Belediyesi’nin Donatı Odaklı Dönüşüm ve Yeşil Alan Vizyonu çerçevesinde hazırlanan Karasurları Millet Bahçesi Projesi, İstanbul’un en büyük yeşil koridorlarından biri olma özelliği taşıyor. Topkapı Kaleiçi Meydanı’ndan başlayarak Yedikule Hisarı’na kadar uzanan 230 bin metrekarelik alan hem tarihî dokusuyla hem de çevresel düzenlemeleriyle İstanbul’un yaşam alanlarına yeni bir soluk getiriyor.
Proje kapsamında geçmişte yapılaşma baskısı altında kalan ve uzun yıllar ihmale uğrayan Karasurlarının çevresi yeniden planlandı. Surlarla bütünleşen yürüyüş ve bisiklet yolları, çocuk oyun alanları, spor sahaları, kitap kafeler ve dinlenme alanları, İstanbul’un kültürel kimliğiyle uyumlu bir anlayışla tasarlandı. Mevlanakapı, Silivrikapı, Belgradkapı, Yedikule ve Altınkapı gibi tarihî sur kapıları restore edilerek açıldı; bölge halkı ve ziyaretçiler için yeni odak noktalarına dönüştü.
Fatih Belediyesi’nin bu projeyle kurduğu temel ilişki yalnızca yeşil alan üretmek değil, tarihî mirasla günümüz şehir yaşamı arasında köprü kurmak. Bu anlayış doğrultusunda Topkapı Kaleiçi Meydanı, bir mimari yarışma sonucu belirlenen tasarımıyla Karasurlar aksının en önemli giriş noktası olarak yeniden tasarlandı. 37 bin metrekarelik bu meydan ve çevresindeki caddeler hem estetik hem de işlevsel bir şehir meydanına dönüştürülüyor.
Sadece sur bandında değil, Edirnekapı-Ayvansaray hattında da kapsamlı bir kentsel tasarım yaklaşımı benimseniyor. Karasurlarının kuzey bölümünü Haliç kıyılarına kadar uzatan bu bütüncül sistem Mihrimah Sultan Cami, Kariye Cami, Tekfur Sarayı ve İvaz Efendi Cami gibi anıt eserlerin daha görünür hale gelmesini sağlıyor. Çevre düzenlemeleri ile hem tarihî miras koruma altına alınıyor hem de turizm ve kültürel potansiyel destekleniyor.
Projenin bir diğer dikkat çekici yönü ise doğayla kurulan güçlü bağ. Doğal su yolları, yeşil altyapılar, tarihî dokuyla kurulan mekânsal ilişkiler; yağmur suyu toplama sistemleri ve doğa temelli çözümlerle destekleniyor. Bu yaklaşım sadece estetik değil, aynı zamanda çevresel sürdürülebilirliği önceleyen bir kent modeli oluşturuyor.
Kariye Cami çevresinde oluşturulan meydan düzenlemesi ve yayalaştırılan sokaklar bu tarihî bölgeye yeni bir soluk kazandırıyor. Restorasyonu yapılan tarihî çeşme ile birlikte bölge sakin ve zarif bir durak olarak yeniden tanımlanıyor.
Fatih Belediyesi’nin tarihî mirası koruyan ve çağdaş yaşamın ihtiyaçlarına yanıt veren bu vizyoner yaklaşımı 2024 Marmara Belediyeler Birliği Altın Karınca Ödülü ile takdir edildi. Bu ödül sadece başarılı bir yeşil alan projesi değil, aynı zamanda kültürel sürdürülebilirlik adına önemli bir adımın da ifadesi.
Karasurları Millet Bahçesi, tarihî surların yalnızca korunmasını değil, aynı zamanda İstanbul’un günlük yaşamına yeniden katılmasını hedefliyor. Eğitimden rekreasyona, turizmden ticarete kadar farklı kullanım alanlarını bir araya getiren bu kapsamlı yaklaşım Karasurlarını bir tarihî eser olmanın ötesine taşıyor.
Geçmişin izlerini bugünün yaşam alanlarına taşıyan Karasurları, artık İstanbul’un yaşayan şehir akslarından biri. Doğayla tarihin iç içe geçtiği bu yeni alan hem İstanbullulara hem de şehri ziyaret edenlere nefes alabilecekleri, tarihle iç içe zaman geçirebilecekleri özgün bir yaşam çevresi sunuyor.
Fatih Belediyesi’nin bu çok yönlü projesiyle birlikte İstanbul’un kadim surları artık sadece geçmişin sessiz tanıkları değil; şehrin bugünüyle buluşan, geleceğine yön veren birer yaşam alanı haline geliyor.
İstanbul’u yeniden keşfetmenin tam zamanı. Sur Bandı’nda yürüyüşe çıkın, tarihî kapılardan geçin, yeşilin ve tarihin kucaklaştığı bu yeni aksa adım atın.