Silivrikapı'da Simitle Buluşma: KARINCA El Emeği Eğitim Birimimizden Hamura, Kültüre ve Ortak Soframıza Uzanan Bir Yolculuk

KARINCA El Emeği Eğitim Birimimizin Silivrikapı’daki Sokak Simidi Atölyesi, vatandaşlarımızı hamur yoğurmaktan kültürel hafızaya uzanan kapsamlı bir eğitime davet etti. Geleneksel sokak simidi, ustalıkla yeniden yorumlandı.

Fatih Belediyesi çatısı altında çalışmalarını sürdüren KARINCA El Emeği Eğitim Birimi, bu kez Silivrikapı’da düzenlediği Sokak Simidi Atölyesi ile geleneksel mutfak kültürüne dikkat çekti. Katılımcılar yalnızca simit yapmayı değil, bu sade ama köklü lezzetin taşıdığı kültürel anlamları da öğrenme fırsatı buldu.

Programın ilk bölümü simidin tarihsel serüvenini merkeze alan bir anlatımla başladı. Eğitmenler simidin Osmanlı döneminden bugüne nasıl taşındığını, saray sofralarından sokak aralarına nasıl yayıldığını aktardı. Bu anlatı simidin yalnızca bir hamur işi olmadığını; aynı zamanda bir zamanlar paylaşımın, sade yaşamın ve gündelik ritmin bir simgesi olduğunu hatırlattı.

Teoriden pratiğe geçilen ikinci bölümde ise eller hamura değdi. Katılımcılar sokak simidinin karakteristik yapısını kazandıran hamurun yoğrulmasından şekil verilmesine, susama bulanmasından fırına sürülmesine kadar tüm aşamaları birebir uyguladı. Özellikle çıtır kabuk için gereken doğru kıvam, hamurun dinlenme süresi ve fırın sıcaklığı gibi teknik ayrıntılar üzerinde titizlikle duruldu.

Atölyenin öne çıkan bölümlerinden biri susam kaplama süreciydi. Simidin üzerine kavrulmuş susamın dengeli ve estetik biçimde yayılması için hangi tekniklerin kullanılacağı, fırınlama sırasında bu susamın kabukla bütünleşmesi gibi detaylar adım adım aktarıldı. Her bir katılımcı simidin dış görünümündeki o tanıdık görüntünün arkasında ne kadar hassas bir emek olduğunu bizzat deneyimleyerek fark etti.

Katılımcılar geleneksel sokak simidi ile pastane simidi arasındaki farkları da öğrenerek kıyaslama yapma imkânı buldu. İnce kabuklu, çıtır ve daha yoğun tatlı sokak simidi ile yumuşak dokulu, hacimli pastane simidi arasında lezzet kadar üretim tekniği açısından da farklar olduğu belirtildi.

Etkinlik sonunda herkes kendi yoğurduğu, şekil verdiği ve fırınladığı simidi tatma imkanı buldu. Katılımcılar bu etkinliği birlikte üretmenin, öğrenmenin ve paylaşmanın sade ama güçlü bir yolu olarak değerlendirdi.

KARINCA El Emeği Eğitim Birimi’nin yürüttüğü bu eğitim çalışması sadece bir mutfak becerisi kazandırmıyor; aynı zamanda bir kültürel sürekliliğe katkı sunuyor. Geleneksel üretim bilgisinin yaşamın içine yeniden dahil edilmesi için önemli bir araç olan bu atölye her yaştan katılımcıya açık yapısıyla da dikkat çekiyor.

Simit atölyesi Fatih’in sokaklarından yükselen susam kokusunu sınıf ortamına taşıyor; geçmişten gelen bir lezzeti bugünün ellerinde yeniden yoğuruyor. Eğitimin sonunda dağıtılan bilgilendirme formları ve kayıt masasında verilen yeni dönem kurs duyuruları ilginin sürdürülebilirliğini sağlamayı hedefliyor.

KARINCA Eğitim Birimi, önümüzdeki dönemde benzer içeriklerde yeni atölyelerle üretimin, emeğin ve kültürel mirasın izini sürmeye devam edecek.