Haberler
Unutulmuş İsimler Bizimle Hayat Buluyor: Silahtar Mehmet Ağa Sıbyan Mektebi'ni Restore Ettik
Fatih Belediyesi, 1761’de Sultan Mustafa’nın silahtarı Mehmet Ağa tarafından inşa edilen Silahtarağa Sıbyan Mektebi’ni özgün mimarisini koruyarak restore etti. Osmanlı eğitim anlayışının, mahalle kültürünün ve toplumsal hafızanın simgelerinden olan yapı, artık geçmişle bugün arasında canlı bir köprü olarak varlığını sürdürüyor.
13 Ağustos 2025
Osmanlı toplumunda bir çocuğun eğitim serüveni, “bed’i besmele” adı verilen anlamlı törenle başlar; bu törenin ardından, mahallelerin kalbinde yer alan sıbyan mekteplerinde sürerdi. Bu yapılar yalnızca okuma yazma öğreten kurumlar değildi. Onlar, ahlâkın, terbiyenin, saygının ve aidiyet duygusunun temellerinin atıldığı; paylaşmanın, birlikte yaşamanın ve topluluk olmanın öğretildiği birer kültür yuvasıydı. Çocukların ilk defa kalemle tanıştığı, harfleri hecelediği, hocasına edeple selam verdiği; aynı zamanda komşuluk ilişkilerinin, yardımlaşmanın ve geleneklerin nesilden nesile aktarıldığı mekanlardı.
Emin Sinan Mahallesi’nde bulunan Silahtar Mehmet Ağa Sıbyan Mektebi, bu köklü mirasın günümüze ulaşabilmiş ender örneklerinden biri olarak karşımızda duruyor. 1761 yılında, Sultan Mustafa’nın silahtarı Mehmet Ağa tarafından inşa edilen yapı; taş ve tuğlanın yan yana kullanıldığı almaşık duvar örgüsü, tonoz örtü sistemi ve bulunduğu sokakla kurduğu doğal bütünlükle dikkat çekiyor. Sade ama zarif mimarisi dönemin estetik anlayışını yansıtırken; bulunduğu mahalle dokusuyla uyumu, Osmanlı şehir yaşamının inceliklerini günümüze taşıyor.
Fatih Belediyesi, Kasım 2023’te başlattığı restorasyon çalışmalarıyla bu tarihî yapıyı gelecek kuşaklara aktarmak için titiz bir süreç yürüttü. Restorasyonun ilk aşamasında yapının statik güvenliği sağlandı, çevre güvenlik önlemleri alındı ve yapı askıya alındı. Ardından statik projeye uygun güçlendirme çalışmaları gerçekleştirildi. Onarım sürecinde özgün malzeme ve geleneksel teknikler kullanılarak duvar örgüleri, tonoz yapısı ve mimari detaylar aslına sadık kalınarak yenilendi. Yıpranmış yüzeylerde konservasyon çalışmaları yapıldı; gereksiz eklemelerden ve yapının tarihî kimliğini bozabilecek müdahalelerden özenle kaçınıldı.
Restorasyon yalnızca yapının mimarisini değil, çevresini de kapsadı. Çevre düzenlemeleriyle mektep yeniden mahalle dokusuna entegre edildi; bu sayede yapı hem kent sakinlerinin hem de ziyaretçilerin geçmişle doğrudan bağ kurabileceği yaşayan bir kültür mirasına dönüştü.
Bir zamanlar çocuk cıvıltılarının yankılandığı, hocasının sesinin harflerle, dualarla ve öğütlerle dolduğu bu mütevazı yapı, bugün geçmişin eğitim anlayışını, mahalle kültürünü ve toplumsal değerlerini hatırlatan bir yaşam alanı olarak yeniden hayat buldu.
Silahtar Mehmet Ağa Sıbyan Mektebi, artık yalnızca bir tarihî eser değil; Osmanlı’dan bugüne uzanan bir kültür zincirinin halkası, geçmişin bilgeliğini bugünün sorumluluğuyla birleştiren bir köprü. Fatih Belediyesi’nin bu çalışması geçmişle geleceğin el sıkıştığı, bir hatıranın yeniden can bulduğu, her şeyin başladığı kelimenin —“besmele”nin— yeniden hayata döndüğü bir adım oldu.


